Redesign club nedir? Markanın arkasındaki isimler kimlerdir?
- Redesign Club eski kıyafetleri ve atık kumaşları kullanarak yepyeni, kişiye özel kıyafetler tasarlayan, bu ürünleri de ev kadınları ile üreten sürdürülebilir moda topluluğu. Amacı yavaş modanın yayılmasını sağlayacak markalar, tasarımcılar ve üreticileri bir araya getirerek farkındalık yaratmak. Partymag kurucusu Fatih Yıldırım’ın annesi ile kendi kıyafetlerini yeniden tasarlamasıyla başlayan süreç Aydan Ersoy’un da projeye ortak olmasıyla marka kimliği kazandı.
Sürdürülebilir modaya ait bir marka çıkarma fikri nasıl ortaya çıktı?
- Annem ev hanımı ve Pendik İSMEK’te kırkyama kursuna giderek hem el becerilerini
geliştiriyordu hem de yeni şeyler üreterek motive oluyordu. Ben de Nişantaşı’nda yaşadığım
dönemde evime giderken yol kenarlarında poşetlerle kumaşların atıldığını görüyordum ve bir
gün aklıma bu kumaşların annemin ve İSMEK’teki arkadaşlarının işine yarayacağı geldi. Bir
taksi dolusu kumaşı götürdüm Pendik’e. Aslında o kumaşların neye dönüşeceği çok da önemli
değildi benim için. Fakat annem dikiş konusunda kendini geliştirdikçe benim de kullanmadığım kıyafetlerim arasından bir gömleği benim için getirdiğim kumaş parçalarından birisi ile tasarlamıştı. O günden sonra sanırım ben hiç gömlek almadım,
dolabımı tekrar elden geçirdik tabi üzerimde benzersiz kıyafetleri görenler de geri
dönüşüm fikrini ve tasarımları beğenerek siparişler vermeye başladı. Ben de hobi olarak başladığım bu projeyi girişimcilik
tecrüblerimle geri dönüşüm farkındalığı yaratacak bir projeye dönüştürmeye karar verdim.
Sürdürülebilir modanın günümüzdeki ve gelecekteki yeri hakkında ne düşünüyorsunuz?
- Pandemi süreci ile birlikte çoğu insan evlerde kendisi ile daha fazla geçirme fırsatı buldu ve özellikle doğaya ne kadar zarar verdiğimizi fark ettik. Doğaya ve kendi özümüze olan özlem arttı. Zaten araştırmalar da bunu doğruluyor. Hızla dijitalleşen dünyada doğayla bağımızı da kopartmak istemiyoruz, bu insan doğasına aykırı bir durum ve gelecek nesiller için de şimdiden harekete geçmezsek malesef telafi edilemeyecek sonuçlarla karşılaşacağımızın farkına varan insan sayısı artıyor. Buna bağlı olarak da son yıllarda markalar yenilenebilir enerji kaynaklarına, sürdürülebilir moda akımlarına, plastik yerine doğaya zararı minimuma indirecek materyallere ve daha bir çok şeye yatırım yapmaya başladı. Bu sebeple geleceğe umutla bakıyoruz ve yeni jenerasyonun da bu farkındalık ile yetişmesi için markalarla, tasarımcılarla, ev kadınlarıyla iş birliği yapıyoruz.
Kuruluş aşamasından itibaren karşılaştığınız zorlu süreçlerden bahseder misiniz?
- Redesign Club için aslında çok riske girmeden, ne istediğimizin bilincinde hareket ettik ilk başladığımızdan bugüne kadar. Hızlı büyümek yerine yavaş yavaş, hem bizlerin hem de üreten ev kadınlarının yaratıcı yönlerini keşfederek ilerliyoruz. Bu da bize zorlu süreçlerde güç veriyor. Örnek vermek gerekirse; pandemi süreci herkes gibi bizim için de zorlu bir süreç oldu. Kimse dışarıya çıkmadığı ve ekonomik belirsizlikler olduğu için giyim alışverişi yapmadı. Fakat biz bu süreçte daha fazla tasarım yaptık, daha fazla ürettik ve pandemi sonrasındaki süreç için koşturmadan keyif alarak hazırlanmış olduk. Sektörel zorluklara gelecek olursak da malesef moda sektörü kendisini düşünen, kendisini beğenen çok fazla insan ile dolu. Bu insanlarla iş yapmaya çalışmak, sürdürülebilir modaya önem veren bir topluluk yaratmaya çalışmak da malesef çok zor.
Redesign club’ın sosyal inisiyatiflerinden bahseder misiniz?
- Redesign Club, "etik üretim", ‘’giyilebilir sanat’’ ve "hikaye anlatan tasarım" değerlerini el
üstünde tutuyor. Sürdürülebilir tasarım anlayışı ile modaya yeni bir bakış açısı geliştirmeyi hedeflerken, bir yandan da toplumda sanatın gücüyle bir farkındalık yaratmayı, Türkiye ve dünyaya da bir etki göstermeyi amaçlıyor.
Etik üretimi biraz daha açmak gerekirse; hangi kıyafeti kimin yaptığını dilerseniz öğrenebilirsiniz bu kişiyle tanışabilirsiniz, çalışma koşullarını ve aldığı ücret konusundaki mutluluğunu teyit edebilirsiniz. Biz insanlara kar elde etme aracı olarak bakmaktan çok daha öte bir yerdeyiz!
Sanatın birleştirici ve iyileştirici gücüne inanarak genç sanatçılarla eski kıyafetleri yepyeni birer giyilebilir sanat eserine dönüştürüyoruz. Her ürünümüzün bir hikayesi ve ismi var. Bu sayede de aldığınız ürünle bağ kurabiliyorsunuz.
Yaptığımız her şeyi dünyaya hiç zarar vermeyecek şekilde yapmaya çalışıyoruz ve yapmaya devam edeceğiz.
Markanız için 2021 hedefleriniz neler?
- 2021 yılının yaz sezonu ile birlikte Çeşme, Bodrum, Marmaris ve İstanbul’da ürünlerimizi sergilemeyi planlıyoruz. Aynı zamanda hedef kitlemiz ile online ve offline mecralarda bir arada olacağımız bir yıl olacak.
Redesign club hedef kitlesi nedir?
- Çevreye ve geri dönüşüme önem veren, benzersiz tasarım kıyafetler tercih eden bir 25-40 yaş aralığında bir hedef kitlemiz var. Türkiye ve yurt dışında İsveç, İngiltere, Amsterdam’a satış yapıyoruz çoğunlukla. Yeni neslin daha bilinçli geldiğini görüyoruz ve markayı büyüttükçe gençleri daha fazla etkileyecek tasarımlar da hazırlayacağız.
Tasarımlarınız ile yakalamak istediğiniz enerjiyi ve farkındalığı elde edebildiniz mi?
- Değişimin henüz başındayız ve biz de farkındalık yaratmak konusunda henüz istediğimiz adımları atamadık. Bu yıl için hazırladığımız projeler, marka iş birliktelikleri, satış ve reklam stratejileri ile birlikte bir çok yerden bizi duyacaksınız. Yaptığımız çalışmaların da asıl amacı geri dönüşüm topluluğu yaratarak bu topluluk ile çok etkili bir farkındalık yaratmak.
Sürdürülebilir modaya ait bir marka çıkardığınızda insanlardan ne gibi bir geri dönüş aldınız?
- Annemin yaptığı ilk tasarımı İstanbul Moda Haftası’na giderken giydiğimde üzerimde görenler çok beğenerek güzel şeyler söylemişti. Bunlar da tabi ki motive olma konusunda yardımcı olmuştu. Fakat şuan bizi motive edenler insanların ürünlerimizi üzerimizde beğenmeleri değil de onları paylaşmaları, satın almaları, kendi kıyafetlerini bizden esinlenerek geri dönüştürmeleri.