Sürdürülebilir ayakkabı ve aksesuar markası Albirds, Dasher ile performans ayakkabısı kategorisinin ilk adımını açıkladı. “Yenilenebilir doğal malzemelerden yapılmış koşu ayakkabısı.”
Okaliptüs ağacı lifi, merinos yünü ve şeker kamışı kullanarak oluşturuluyor. Bu girişim mevcut sanayiye meydan okuyor, bu da büyük ölçüde depolama alanlarına sızan ve okyanuslara dökülen yağ bazlı plastiklerden yapılmış sentetik ayakkabılara vurmaktadır.

Başladığı ilk günden beri, Albirds’in misyonu hafif adımlar atabilmek, doğal malzeme farkındalığı ve tedarik zinciri verimliliğiyle karbon ayak izini azaltmaktır. Bu ayın başlarında şirket, hesap verebilirliği teşvik etmek, işletmeler ile müşterilere düşük karbonlu gelecek taahhüt etmek ve ilham kaynağı olabilmek için tüm ürünlerini karbon gücüyle etiketleyen ilk moda markası olacağını açıkladı.
Dasher, malzemeleri, gelişimi, üretimi ve ömür uzunluğunu dikkate alan fiziksel bir karbon sayımı etiketini gösteren ilk Allbirds ürünü olacaktır. Ayakkabı, bir antrenörün yaktığından %30 daha az karbondioksit yayar. Bu çift başına 9 kg karbondioksite eşittir.

Rejeneratif tarım ve yeni yenilikler gibi kaynak teknikleri sayesinde, ayakkabıda kullanılan doğal malzemeler aslında atmosferden daha fazla karbon üretebilir. Ancak burada karbon negatif hale getiriliyor. Atletik ayakkabı uzmanları tarafından tasarlanan Dasher, 50'den fazla amatör ve profesyonel sporcular tarafından binlerce mil boyunca biyo-mekanik olarak test edilmiştir.
Dasher özellikleri:
● Duyarlı SweetFoam orta taban
● Yüksek aşınma alanlarında dayanıklılığı artıran doğal kauçuk dış taban
● Geniş topuk stabil bir taban oluşturur ve aşırı pronasyonu yavaşlatır
● Anatomik olarak şekillendirilmiş tabanlık kemer desteği sağlar
● Entegre topuk-damla-ayak-yayı kızakları ileri doğru iter
Allbirds'in kurucu ortağı ve CEO'su Tim Brown şunları söyledi: “çok uzun süredir performans endüstrisi bize atletik ayakkabıların sentetik ayakkabılar anlamına geldiğini söylüyordu. Dasher’i üretme konusundaki çok yıllık yolculuğumuz da , inovasyon gücümüzü petrol türevi sentetikler yerine doğal malzemelere kullandığımız da, neyin mümkün olduğunu görebildik” dedi.